Çalışma alanları, kurum kültürü ve şirket stratejileri açısından gösterge niteliği taşıyan ögelerden biri haline gelmiştir. İçinde bulunulan mekanlar anlamı olan göstergeleri oluşturmakta, mekan ya da çevrenin iletişime etkisi, sözsüz iletişim alanında yoğun bir şekilde çalışılmaya devam etmektedir. Sözsüz iletişim alanı kendi içerisinde çevre algısı, egemenlik algısı ve kişisel mekan algısı gibi bölümlere ayrılmaktadır. İletişimin düzeyini farklılaştıran çevresel faktörler, kişisel ve sosyal ilişkileri etkileyebilmektedir. Çevrenin bir gösterge gibi değerlendirilmesi ve bu göstergenin kurumlarda insan ilişkilerini ne yönde etkilediği sorusunun cevabı ise, bazı alt başlıklar halinde irdelenmeyi gerekli kılmaktadır.

Doğal Çevre

Kurum içi iletişimde mekanın önemi irdelenirken ilk başta değerlendirilmesi gerekenler arasında doğal çevre – insan ilişkisi bulunuyor. Doğal çevre; kültürel farklılıklar, sosyal ilişkiler ya da toplumsal kurallar gibi birçok şeyi etkiliyor. Günümüzde iklim, sıcaklık, coğrafi özellikler, hatta ayın ve güneş ışığının insan davranışları üzerindeki etkileri üzerine pek çok araştırma devam ediyor. Örneğin, sıcak iklimlerde yaşayanların daha az üretken olduğu, soğuk iklim kuşağında yaşayanların daha fazla kural ve paylaşım geliştirdiği, üretkenliğe daha fazla önem verdiği gibi sonuçlar tartışılıyor. Dolayısıyla doğal çevre, kişiler arasındaki iletişimin niteliği ve düzeyi üzerinde ya da şekillenmesinde  önem bir rol oynuyor.

Mimari ve Mekan

Mimarinin dışa vurumu olan binalar ve çeşitli yapılar doğal çevrenin doğal olmayan misafirleri olarak kabul ediliyor. Mimari, doğal çevrenin kendisi gibi, kişiler için iletişimi etkileyen unsurların başında geliyor. Çünkü yapılar gerek dışarıdan izleyenler, gerekse içine girenler için birçok mesaj veriyor. Tasarım, sadece davranışları etkilemiyor; aynı zamanda izlenimleri de şekillendiriyor. Örneğin, Orta Çağ’dan günümüze gelen kiliseler, eski anıt mezarlar ya da resmi kurum binaları aslında kişiler için anlamlı mesajlar üretiyor. İçinde yaşanılan mekan ise kişilerarası iletişimi etkiliyor. Günümüzde, insanlar tarafından kurulan modern şehirler, modern binalar ve modern yapılar hem toplumsal ilişkileri şekillendiren hem de kişiler arası iletişimin niteliğini belirleyen en önemli unsurlar arasında yer alıyor.

Kalabalık ve Yoğunluk

Kalabalık ve yoğunluk olguları da kişilerarası iletişimin niteliğine etki ediyor. Aslında psikolojik bir anlam taşıyan kalabalık kavramı, insan – çevre iletişimi açısından büyük önem taşıyor. Tersine, yoğunluk ise fiziksel bir durumu ifade ediyor. Ancak kalabalık ve yoğunluk bazı mekanlarda kurum içi ilişkileri birbiriyle ilintili bir şekilde etkileyebiliyor. Genel olarak kalabalık, kişilerin özel alanlarını korumakta zorluk çektiği, ve arzu edilenden daha fazla sosyal ilişkinin var olduğu durumları açıklamak için kullanılıyor. Böyle durumlar, kurum içi iletişim için olumsuz sonuçlar doğurabiliyor.