Birçok meslek grubunun bir arada çalışması ile ortaya çıkan mimari projelerin hayata geçmesi uzun ve komplike bir süreçtir. Mimarın ilk çizgiyi atmasıyla başlayan projelendirme süreci birçok teknik çalışmayı da beraberinde getirir. Mimarın sorumluluğu projenin yalnızca tasarım aşamasından ibaret değildir. Aslında bir nevi proje yönetimi görevi de üstlenen mimarlar, projeye dair her aşamada birlikte çalışılan diğer meslek grubu üyelerinin arasındaki koordinasyondan da sorumludur. Diğer bir deyişle, mimari tasarım eş zamanlı mühendislik anlayışıyla yürütülmelidir. Eksiksiz bir proje ancak uyumlu bir çalışma süreciyle tamamlanabilir.
Mimarlardan Beklenen Hizmetler Nelerdir?
Projenin hayata geçme sürecinde mimarı bir çeşit çoklu kontrol çalışması beklemektedir. Mimari proje yalnızca kağıt üzerinde yürütülebilecek bir çalışma değildir. Barındırdığı teknik detaylar her aşamada düşünülmeli ve yaşayan bir proje şeklinde tasarlanmalıdır. Öncelikle binanın yapım amacı çok önemlidir. Mekanın hangi fonksiyonları barındıracağı, kaç kişiye hizmet edeceği projenin iki sac ayağı gibidir. Mimarın tasarımı belirleyecek bu ve tüm detaylara en iyi şekilde hakim olması beklenir. Gerek iç mekan tasarımı gerekse kat planlarında fonksiyon belirleyici unsurdur. Mimarın belki de daha önce hiç deneyimlemediği fonksiyonda bir yapı tasarlaması da gerekebilir. Bu nedenle mimarın üstlendiği görevlerin başında gözlemcilik gelir. Mimardan ilk olarak tasarlanacak yapının tüm ihtiyaçlarının en iyi şekilde duyumsaması beklenir.
Fotoğraf: Freepik
Bir Mimari Projede Kimler Görev Alır?
Mimari proje süreci her aşamada geniş bir organizasyon yönetimi gerektirir. Projede etkin olan isimlerin sayısı projenin kapsamına ve durumuna göre artıp azalmakla birlikte, liste mal sahibi ile başlar. Projenin hayata geçmesi çetin bir süreçtir. Yalnızca mimarın ya da mal sahibinin kararları ile proje hayata geçirilemez. Projenin onayına giden süreç; projenin kanunlar ve uygulamaların dikkate alınarak hazırlanmasından geçer. Bu nedenle yapım sürecinde etkin olan, yerel yönetimlerden kamu kurumlarına kadar geniş yelpazede paydaş bulunur. Mimar, mühendis projenin görünen yüzü ise de çeşitli meslek odaları, yükleniciler ve kullanıcılar da projede etkin görev alan kişi ve kurumlardır. Bütün bu süreci yönetecek kişi ise yine mimardır. Bu yönüyle mimar aynı zamanda proje yönetimini de gerçekleştirir.
Proje Yönetimi Nedir?
Projenin ilk anından kullanıcılara teslim edilmesine kadar tüm aşamaların doğru şekilde organizasyonuna proje yönetimi denir. İnşa esnasında çalışanların can güvenliğinden bütçeleme ve maliyet çalışmalarına kadar birçok unsurun aynı anda koordine edilmesini sağlar. Yapının proje alanı yönetilmesi gereken bir şehir gibidir. Bir yandan projenin inşaatı sürdürülürken diğer yandan bu alanın depolama, üretim, konaklama, dinlenme gibi birçok ihtiyaca yanıt vermesi gerekir. Tüm bu konuları aynı anda organize edebilmesi açısından mimarın proje yönetimini gerçekleştirirken liderlik vasfına sahip olması beklenir. Diğer yandan projenin bitiş tarihi kesin ve bellidir. Bu nedenle proje yöneticisinin programlama ve zaman yönetimi becerilerine de sahip olması gerekir.
Görsel: Arch2o
Hayata Geçirilen Projenin Aşamaları Nelerdir?
İlk çizginin atılmasıyla başlayan proje sürecinin tasarımın tamamlanması ile son bulacağını düşünmek yanlıştır. Başlangıçta her projenin bir hedefi vardır. Bir mimari projenin hayat süreci tasarım, yapım ve kullanım aşamalarından oluşur. Bir diğer deyişle yapım fikri ortaya çıktıktan sonra mimar tarafından diğer meslek grupları ile koordineli bir şekilde bina tasarlanır. Yine mimarın temel atıldığı andan itibaren takibini yürütmesi ile yapı inşa edilir. Sonrasında binanın hayatının en uzun kısmı başlar; kullanım. Her yapının kullanım ömrü bellidir. Bu sürenin sonunda yıkım aşamasına gelinir ve yapı ömrünü tamamlamış olur. Mimari proje canlı bir organizma gibidir ve yıkım aşamasına kadar projenin tamamlandığı söylenemez.