Sosyal hayatın birçok alanında herhangi bir insanın genellikle en “sevimli” haliyle karşılaşırsınız. Özel durumlar dışında ya da söz konusu kişiyi çok yakından tanımadığınız sürece zayıf, entrikacı ya da kompleksli yanlarına pek şahit olmazsınız. Aynı şekilde iş dışındaki ortamlarda göremediğiniz bazı olumlu kişilik özellikleri de çalışma yaşamında kendini belli edebilir. Farklı kişilik özelliklerini, en saf halleriyle görmek için kişiyi çalışma ortamlarında gözlemleyebilirsiniz. Bir başka deyişle; “Sen onu bir de ofiste gör!”
İşte çalışma ortamlarında en sık karşılaşılan ofis karakterleri;
Optimistler
Her ofise lazım olan tiplerdir. En karanlık, en bedbaht çalışma koşulları altında bile tam yerinde yaptıkları bir espriyle ortamın havasını bütünüyle değiştirerek ekibin motivasyonunu zirve yaptırırlar. Bu kişiler, ekip arkadaşlarını iş hayatlarına daha pozitif gözlerle bakmaya yönlendirme gücüne ve lider ruha sahiptirler.
Sabit ve Katılar
Buz adam soğukluğu ile katır inadını harmanlayın, içine biraz da at gözlüğü kullanımını ekleyin; işte size sabit ve katının iş hayatındaki tanımı! Yeniliklere ve yenilikçi bakış açılarına son derece kapalı olan bu tip için her işin yalnızca bir tek yapılış biçimi vardır. Standart dışı çözümlere ne kadar yaratıcı ve işlevsel olursa olsun asla sıcak bakmaz, değişime ayak uydurmayı reddeder.
Kaynana Stilindekiler
Kaynana stiline sahip elaman, çalışma ortamının ayaklı gazetesi unvanını hak eder. Mola zamanlarını, geniş ve rahat bir ofis koltuğuna ya da masasına oturup bulduğu ilk kurbana kulağına gelen en son dedikoduları fısıldayarak geçirir. Kendine özel bir takipçi kitlesi edinmeye bayılır. Kaynana stili çalışan, negatif yorumlarını kimseden esirgemez. Bu tipin elinden ne CEO’lar, ne üst düzey yöneticiler gelip geçmiştir… Kimin gözü kimde, hangi elemanın terfisi yakın, kim ne kadar zam almış, hepsini ve daha fazlasını ondan öğrenebilirsiniz.
Uyumlular
Ofis ortamının en güzel arkadaşlıkları bu kişilerle gerçekleşir. “Hep yan masamda olsun” dediklerinizdir onlar. Kibarlık, hoşgörü, dostane tavırlar, söz konusu kişilerin genel özellikleri arasında yer alır. İletişim kabiliyetlerine diyecek yoktur ve son derece güven verirler. Kim bir uyumlu ile aynı odada çalışmak, öğle arasında birlikte yemek yiyip sohbet etmek istemez ki?
Küskünler
Şirketlerin ağladığına en çok şahit olunan tipidir. Hep bir “dayanamıyorum artık!” isyankarlığı, her an bir “her şey benim başıma geliyor!” pesimistliği… Hayata küskünlüğünü ofise ve işine taşıyan bu kişiden mümkün mertebe uzak durmanız yararınıza olur. Ne de olsa kötümserliğin ve gereksiz çığırtkanlığın bulaşıcı bir tarafı vardır.
Hep Yoğun’cular
İşi olsun olmasın, bu tip eleman her daim etrafına çok yoğun ve çok meşgul havası vermeyi başarır. Muhtemelen aslında pek de işi olmayan bu kişinin bu sözde çok yoğunmuş gibi yapmasının altında, insanların ona daha fazla iş yönlendirmesini engelleme amacı yatıyor olabilir. İkinci bir olasılık da dikkatleri üzerine çekme isteği ve şirkette çok gerekli ve hayati bir çalışan olduğuna hem kendini hem de diğerlerini inandırma psikolojisi olarak açıklanabilir.
Ajanlar
Patronların özel elemanı, dolayısıyla çalışanların azılı düşmanıdır. Onun yanında kurum hakkında, hele ki üst düzey yöneticiler hakkında asla atıp tutulmaz. Sinsi bakışlarından ve ağız arayan sorularından mümkün mertebe kaçılır. Onunla yemekhaneye inilmez, şirkete birlikte girilmez ya da şirketten birlikte çıkılmaz. Maazallah bir gören falan olur 🙂
