Bir tasarımı güzel yapmak için asırlar boyu “güzel olan şey” hakkında yaptığımız gözlemler, takip edebileceğimiz çeşitli yöntemleri ortaya çıkarıyor. Güzel olanın arayışında doğadaki desenler, örüntüler, biçimler ve birliktelikleri incelemek en sık başvurulan yollardan biri oluyor. Doğanın incelikli detaylarını araştırdıkça, doğayı detayları özenle tasarlanmış izlenimi veren geometrisi ile birlikte düşünülüyor. Güzellik algımız da bu detaylara uygun biçimleniyor.

Güzel sanatlarla iç içe geçmiş bir kavram olan tasarım kompozisyonu, tasarımın herhangi bir dalında dahi kullanılan bir araç olarak karşımıza çıkabiliyor ve güzel olan bir tasarımın yaratılmasında kullanılıyor. Tasarım nesnesi bir ürün de olsa, bir mekan da olsa kompozisyon kuralları, tasarımcılar için etkili bir yöntem sunuyor. Bu anlamda bir endüstriyel tasarımı, grafik tasarımı ve hatta mimari tasarımı şekillendiren olgu kompozisyon kuralları olabiliyor. Kompozisyon kuralları en optimum formu, en estetik biçimde belirlememize yardım ediyor. Bu kurallar sayesinde yaratıcı tasarım mahir ellerden çıkmış hale bürünüyor.

Peki nedir bu tasarım ve kompozisyon kuralları? Bu kuralların sayısı oldukça değişken olabilir, kurallar artıp azalabilir. Fakat genelde şu prensipler her yerde tartışılır: Tekrar, Uygunluk, Zıtlık, Hiyerarşi, Egemenlik, Denge, Birlik, Ritim.

Tekrar

Tekrar, yani benzer şekilli elemanların kullanımı, kompozisyonda güçlü bir birleştirici kuvvet olarak değerlendirilir. Bir sahnenin farklı taraflarında bile iki benzer şekil, gözü birinden diğerine yönlendirir. Bir şekil, örneğin kendi gölgesiyle tekrarlanarak daha fazla görsel çekim elde edebilir. Ayrıca bir öğenin, rengin veya nesnenin tekrarı bir desen oluşturur. Desenler ise daha kolay kavranan formlardır.

Uygunluk 

Uygunluk farklı kurallarla sağlanabilir. Biçim, ölçü, renk, ritim, hareket, desen gibi çeşitli açılardan ele alınan uygunluk, öğeler arasında fiziksel, işlevsel, biçimsel ve üslupsal olarak kurulabilen ilişkidir. Örneğin benzer amaçlara sahip olan öğeler işlevsel olarak uygunluk gösterirken benzer dokulara sahip öğeler üslupsal olarak uyum gösterir.

Zıtlık

Zıtlık, bir kompozisyondaki tasarım unsurları arasındaki farktır; öyle ki, her bir unsur diğeri ile olan ilişkisine göre daha güçlü hale gelir. Zıtlık, herhangi bir unsurun zıttının yan yana getirilmesi ile sağlanabilir. Negatif – pozitif alan, yan yana yerleştirilmiş tamamlayıcı renkler bir zıtlık örneğidir. Zıt unsurlar izleyicinin dikkatini yönlendirir. Bu anlamda zıtlık alanları, bir kompozisyonda bakılan ilk yerlerdir.

Hiyerarşi

Hiyerarşi, görsel önemi vurgulamak için tasarım öğelerinin düzenlenmesi ve tasarlanmasıdır. Yani, önemli bir öğeyi büyük ve cesur bir hale getirirken daha önemsiz bir öğeyi küçük ve baskın olmayan şekilde kullanmak anlamına gelir. Örneğin bir afişin grafik tasarımında iletilmek istenen mesajların önem sırası yazı boyutları ile aktarılarak hiyerarşik bir anlatım kullanılabilir.

Egemenlik

Kompozisyondaki “ilgi merkezi” olarak tanımlanabilir. Hakimiyet ve nüfuzla ilgilidir. Egemenlik, görsel olarak baskın olan ve izleyicinin dikkatini komuta eden bir kompozisyon alanının yaratılmasıdır. Bu genellikle zıtlık ile elde edilir ya da bir alanı diğer alanlarla karşılaştırmak suretiyle öne çıkararak yapılır. Öne çıkarılan alan boyut, renk, doku, şekil gibi açılardan farklı olabilir.

Denge

Görsel bir dengeyi vurgulayan bu kural, görsel istikrarın olduğu bir kompozisyonda karşıt güçlerin uzlaşmasıdır. Genelde en başarılı kompozisyonlar, iki yoldan biriyle dengeye ulaşır: simetrik veya asimetrik olarak. Üç boyutlu bir nesnede dengeyi anlamak görece kolaydır; çünkü dengeye ulaşılamamışsa nesne devrilecektir. İki boyutlu bir kompozisyondaki dengeyi anlamak için de bu üç boyutlu benzetme, düzlem üzerinde hayal edilebilir.

Birlik

Birlik, tasarımın tüm öğelerinin uyum içinde olduğu stilistik bir planın veya kavramın yaratılmasıdır. Birlik, oldukça genel bir kavram olabilir ve her tasarımcı kendi tasarım disiplini içinde bu kavramı oluşturur. İdeal olarak, bu kavram tasarımın genel üretim kurallarına dayanır. Bütünden herhangi bir öğe dağılmadığında birliğiniz vardır; ancak çeşitliliği olmayan birlik sıkıcı olabilir. Çeşitliliğe sahip bir birlik genellikle hem sanatta hem de yaşamda daha fazlasını sunar.

Ritim

Ritim, tasarımsal öğelerin homojen olmayan ama organize olan bir şekilde tekrarlanması yoluyla ima edilen hareket olarak tanımlanır. Müzikteki ritim ile bağdaştırılan bu kural tutarlılık gerektiren bir desenden farklı olarak, çeşitliliğe dayanır. Ritim elde etmenin en yaygın yolu ortak şekiller kullanmaktan geçer.