Yapay zekanın insan hayatına olan etkileri her geçen gün tartışılmaya devam ediyor. Yapay zekanın kreatif tasarımlar yapabilmesi bu alanında çalışanlar tarafından geleceğin neler getirebileceğinin merak edilmesine neden oluyor. Ancak görsel tasarım üzerinden şekillenen grafikerlik, mimarlık ve tasarımcılık gibi mesleklere olan etkisine geçmeden önce yapay zeka nedir sorusunun yanıtına bakmak gerek.
Yapay zeka en kısa tanımıyla basit görevleri tamamlamak için insan zekasını taklit eden yazılımları kapsıyor. Her görev tamamlamasında veri haznesine daha fazla bilgi ekleyerek yaratıcılık konusunda kendini geliştiren bu sistemler diğer teknolojilerden insan zekasının yapabildiği işleri tamamlaması ile ayrılıyor. Gözlem, veri toplama ve komutlar ile topladığı parametreler sayesinde kendi kendine gelişebilen özelliğe sahip. Bir insanın saatler hatta aylar boyunca uğraşarak tamamlayacağı işlemleri dakikalar ya da saatler içerisinde bitirebiliyor. Tabii bu özelliği sayesinde diğer teknolojik gelişmeler gibi, “geleceğin meslekleri için insana ihtiyaç kalmayacak mı?” sorusunun sorulmasına neden oluyor.
Yapay Zeka Teknolojisi ve Yaratıcılık İlişkisi
Son dönemlerde yapay zeka teknolojileri ile yaratılan fotoğraf, illüstrasyon, grafik gibi birçok farklı görsel tasarım malzemesi kullanılmaya başladı. Her geçen gün aslında insan tarafından yaratıcı güçle ortaya çıkarılan işlerin yerini yapay zeka kullanılarak kısa süre ve daha az emekle üretilen içerikler alıyor. Peki, sadece bir komut üzerinden sonsuz sayıda yaratıcı eser ortaya koyabilen yapay zeka insanın yaratıcılığını nasıl etkiliyor?
Yaratıcılık ve yapay zeka ilişkisine bakmadan önce “yaratıcılık” kavram açısından incelenmeli. Sosyal faydası olan orijinal ürün ve fikirleri ortaya koyabilmek yaratıcılık kavramını tanımlıyor. Zeka ise düşünce ve hayal gücünün bir ürünü olarak var olmayan bir eseri ortaya koyma, yaratma gücüne işaret ediyor. İnsanın yaratıcılığı ile ortaya koyduğu fikirler aslında üretileni değerli kılıyor. Bu nedenle teknolojinin bir getirisi olan yapay zeka kavramında yaratıcılığın hayalgücü ve orijinal olanı ortaya koyma kısmında yine insana ihtiyacı olduğu düşünülebiliyor.
Yapay zekanın öğrenmesi ve gelişmesi insana bağlı. İnsandan aldığı komutların orijinalliği ile gelişimini sürdürerek ortaya bu fikir temelinde bir eser (tasarım) çıkarabiliyor. İnsan bu denklemden çıkarıldığı zaman yapay zeka öğrenmesinin durması ve geriye sürekli kendini tekrarlayan bir döngü kalması söz konusu. Yapay zekanın yaratıcı eserler ortaya koyması için ona fikri fısıldayan kreatif insanlara ihtiyacı oluyor. Yapay zeka kullanımı bu açıdan insan yaratıcılığını muhtemelen köreltemez ama değiştirebilir bir eylem oluyor. Yapay zeka teknoloji ile eser ortaya çıkarma yöntemlerini değiştirerek yaratıcılığın kullanımını farklı bir boyuta taşıyor.
Görsel Tasarımın Teknoloji ile Değişimi
Görsel tasarımda yapay zekâ aslında daha düşük teknolojiler ile uzun zaman Photoshop ve diğer çizim araçlarında kullanılsa da bugün kafalarda soru işareti yaratan AI (yapay zeka) uygulamaları farklı şekilde çalışıyor. Dall-E 2, Deep AI ve MidJourney gibi programlar sadece komutlar ile özgün içerik ortaya koyma becerisine sahip araçlar oluyor. Görsel tasarım alanında çalışan kişiler, fikirlerinin nasıl sonuçlara dönüşeceğini görmek için bu programlara komut verip eser ortaya çıkarıyor. Bu eser üzerinde yapılan düzenlemeler, değişimler ve yenilikler ile kendilerine ait özgün içeriklere ulaşıyorlar. Bu noktada yapay zeka görsel tasarımcısının işini hızlandıran ve kolaylaştıran bir araca dönüşüyor. Uzun saatler harcayarak el emeği ile farklı taslaklar hazırlamak yerine AI programları sayesinde bu taslaklara kısa sürede ulaşmak mümkün.
Bugün yapay zeka ve görsel tasarım ilişkisine bakıldığı zaman aslında geçmişten çok da farklı olmayan bir dönüşümün yaşandığı söylenebiliyor. Örneğin, bir dönem görsele ulaşmak için ressamların aylar boyunca tabloyu bitirmesi gerekirken daha sonra fotoğraf makinesi ile bu değişiyor. Fakat bu durum el emeği olan tablolara önemini kaybettirmiyor, ressamlık ve fotoğrafçılık iki ayrı dal olarak gelişiyor. Yapay zeka tasarımlarına da bu açıdan İnsan destekli AI eserleri ve insan eserleri şeklinde yaklaşılması önem taşıyor.
Her teknolojik gelişmede olduğu gibi yapay zekada da belli mesleklere olan ihtiyacın ortadan kalkacağı korkusu doğabiliyor. Fakat yapay zeka teknolojilerine ayak uyduran, yaratıcılığını ortaya koymak için teknolojiden faydalanarak dönüşen görsel tasarımcılar, AI sistemleri ne kadar gelişse de kazanan olma potansiyelini taşıyor. Çünkü yapay zekanın öğrenmeye devam etmek ve hayal gücüne dayalı fikir ortaya koymak için her daim bir danışmana ve ortaya çıkan eseri onaylayan kontrolöre ihtiyacı oluyor. İşte bugünün görsel tasarım ile ilgilenen mesleklerini bekleyen dönüşüm ve iş kolu da bu. Görsel tasarımın geleceğinde eseri ortaya koyarken kullanılan yöntemlerin değişmesi, iş sürecinin farklılaşması ve Yaratıcı-AI becerilerine sahip uzman ihtiyacından doğan yeni iş kollarının oluşması bekleniyor.
Siz de tasarımın gücüne inanıyor ve kaliteyle birlikte orijinallik arıyorsanız, Bürotime ile hayal gücünüzü besleyecek konforlu ofisinizin dekorasyonuna başlayabilirsiniz.